Sinüzite Bağlı Baş Ağrısı ve Yüzde Basınç Hissi
Sinüzit sırasında ortaya çıkan yüzde basınç hissi ve baş ağrısı, sinüslerde biriken mukustan kaynaklanır.
Rahatlama, bu mukusun boşaltılmasıyla sağlanır. Bunun için, sinüzitin zarar verdiği sinüslerin ve burun pasajlarının mukozasının işlevinin yeniden kazandırılması gerekir.
Mukusun biriktiği bölgeye bağlı olarak, yüzde basınç hissi ve/veya baş ağrısı genellikle şu bölgelerde hissedilir:

Frontal sinüsler
Alın bölgesi
İki frontal sinüs, kaşların hemen üzerinde yer alır.

Sfenoid sinüsler
Burun ve burun kenarları
İki sfenoid sinüs, etmoid sinüslerin arkasında bulunur.

Maksiller sinüsler
Çene ve dişlerde
İki maksiller sinüs, elmacık kemiklerinin içinde yer alır.

Etmoid sinüsler
Gözler arası bölge
İki etmoid sinüs, burun köprüsünün her iki yanında bulunur.
Sinüslerin temel görevi, soluduğumuz havayı ısıtmak ve nemlendirmektir. Aynı zamanda burun boşluklarından partikül ve mikroorganizmaların uzaklaştırılmasına da yardımcı olurlar.
Sinüslerle burun arasındaki bağlantıyı sağlayan açıklıklar (ostium) çok küçük olduğu için, mukozanın iltihaplanması durumunda mukusun drenajı imkânsız hâle gelir.
Sinüslerin normal işleyişi üç temel unsura bağlıdır:
Şeffaf mukus üretimi (günde yaklaşık 1 litre),
Silyaların normal çalışması (mukusu burnun arkasına doğru süpüren mikroskobik tüyler),
Ostium açıklığı (sinüsleri, mukusu nazofarenkse taşıyan kanallarla birleştiren küçük delikler).
Sinüs Kaynaklı Baş Ağrısının Başlıca Nedenleri
Soğuk Algınlığı
Grip
Nazal Polipler
Kalıcı Burun Tıkanıklığı
Alerjiler
Sinüzite Bağlı Baş Ağrısıyla Nasıl Başa Çıkılır?
Soğuk algınlığı semptomları 10 günden uzun sürdüğünde, bu durum akut post-viral sinüzit olarak adlandırılır. Bu hastalığın en karakteristik semptomları şunlardır:
Burun tıkanıklığı
Burun akıntısı
Koku alma duyusunda azalma veya kayıp
Yüzde basınç ve/veya ağrı
Sinüzitin neden olduğu baş ağrısı ve yüz basıncı, sinüslerde biriken mukustan kaynaklanır. Bu durumu hafifletmek için, burun ve paranazal sinüs mukozasının normal işlevi geri kazandırılmalıdır. Bu da şu şekilde sağlanır:
Silyaların hareketinin yeniden etkinleştirilmesi,
Ostiumların (sinüs açıklıkları) açılması,
Şeffaf (fizyolojik) mukus üretiminin artırılması.
Antibiyotikler, yalnızca bakteriyel sinüs enfeksiyonu durumunda önerilir ve bu, teşhis edilen vakaların sadece %0.5 ila %2’sini oluşturur.
Sıkça Sorulan Sorular
Bazı ilaçlar sinüziti tedavi etmez (iyileştirmez), ancak ağrıyı hafifletir. Baş ağrısı için en bilinen ve en yaygın kullanılan analjezik ve antienflamatuar ilaçlar arasında ibuprofen ve parasetamol yer alır.
Diğer hastalıkların neden olduğu baş ağrılarından farklı olarak, sinüzitin neden olduğu baş ağrısı, sinüslerde biriken mukus boşaltılmadığı sürece haftalarca hatta aylarca sürebilir ve bu süre boyunca şiddeti değişkenlik gösterebilir.
Dekonjestanlar, burun tıkanıklığını hafifletir ve kullanımdan sonraki birkaç saat boyunca burundan nefes almayı sağlar, ancak sinüslerde biriken mukusu boşaltmaz. Oysa yüz basıncı ya da ağrısının temel nedeni bu mukustur.
Dekonjestanları kullanım talimatına uygun şekilde kullanmak önemlidir: Günde en fazla 3 kez ve en çok 5 gün boyunca.
Dekonjestanların kötüye kullanımı, esas semptomu ironik biçimde burun tıkanıklığı olan vazomotor rinit adlı hastalığa yol açar.
Klinik çalışmalarda mukolitik ilaçların sinüzit tedavisinde herhangi bir fayda sağlamadığı gösterilmiştir.
Sadece çok nadir görülen bakteriyel sinüzit vakalarında, antibiyotikle birlikte en az 12 hafta kullanıldığında, bir tür mukolitik (N-asetilsistein) sinüs semptomlarında iyileşme sağlamıştır.
Sinüzitin neden olduğu baş ağrısı ile migreni ayırt etmek kolay değildir, çünkü migren de burun semptomlarıyla birlikte ortaya çıkabilir.
Ancak tanıya yardımcı olabilecek bazı belirtiler vardır:
Örneğin, ağrıya mide bulantısı ve/veya kusma eşlik ediyorsa, migren düşünülmelidir.
Baş ağrısı üst solunum yolu enfeksiyonundan sonra (örneğin soğuk algınlığı) ortaya çıkıyorsa, tanı sinüzite yöneliktir.
Son olarak, ağrının süresi de neden hakkında ipucu verir:
Ağrı birkaç saatten birkaç güne kadar sürüyorsa, bu migren lehinedir.
Buna karşın, sinüzitin neden olduğu ağrı ya da basınç, haftalarca hatta aylarca, değişken şiddette sürebilir.
Çift etkili etki mekanizması sayesinde Nasodren® sinüslerin işlevini geri kazandırır ve sinüs baş ağrısını ve diğer sinüzit semptomlarını ilk uygulamadan itibaren 24 saat boyunca hafifletir.
Önerilen doz, günde bir uygulama, 7–10 gün boyunca şeklindedir.
Son olarak, ağrının süresi de neden hakkında ipucu verir:
Ağrı birkaç saatten birkaç güne kadar sürüyorsa, bu migren lehinedir.
Buna karşın, sinüzitin neden olduğu ağrı ya da basınç, haftalarca hatta aylarca, değişken şiddette sürebilir.